23 Mart 2012 Cuma

Panya


  Pun Pun'a giderken, otobüste 10 yıldır Panya'da yaşayan dünya tatlısı Japon Mizuki ile tanışmıştık. Ertesi gün (Salı) Panya'da tur düzenleniyormuş, mekanı tanıtmak için. Mizuki bizi ve belgesel çeken Fransız çifti de davet etti. Biz de günübirlik Panya'ya gittik.  Panya'ya,  Pun Pun'un arkasından keyifli bir patika ile 10 dk.'da vardık. 

  Panya bir kaç arkadaşın komün yaşamak üzere aldıkları bir araziymiş, 6 yıl öncesine kadar. Zamanla yaşayan insanların arkadaşları, gönüllü gelen ve gidenler, ve sonunda ekipten Christian'ın permakültür ile tanışmasından sonra, permakültür uygulanan ve eğitimler düzenlenen bir mekana dönüşmüş. Şimdilerde esas ekip, Bangkok yakınlarında dümdüz, bizim Konya ovası gibi verimsiz bir halde olan bir araziyi yeniden ormanlaştırma projesinde çalışıyor. O yüzünden, ekibin bir kısmı yeni mekanda, diğer kısmı Panya'da.
   Panya'da bir tane ana yaşam mekanı, sala, var; açık mutfak, yemek yenilecek yer, film izlenilen bir alan ve kütüphaneden oluşuyor bu mekan. Gündüzleri isteyenler burada yoga yapıyor.Oldukça sempatik ve iyi hisli bir mekan.





Ortak yaşam alanlarından görüntüler

  Panya'ya gelen gönüllüler ilk iki hafta kerpiç yurtlarda kalıyorlar. İlk hafta kişi başı 2000 baht, sonraki hafta günlük kişibaşı 250 baht. İki haftadan fazla kalırsan artık para vermiyorsun, hatta 6 ay kalacaksan sana kendine ait bir ev(cik) veriyorlar. İstediğin kadar kalabiliyorsun. Bahçesinde de istediğin deneyi ve permakültür uygulamasını yapabiliyorsun. :) Bu oldukça iyi bir uygulama. Mekanda çok tecrübeli bir sürü insan olduğundan, uzun süre Panya'da kalmak çok öğretici olabilir. Panya'da tuvaletler kuru tuvalet. Ama çok iç açıcı değil. Bir çukur var tuvletin içinde, herkesin durum ve hallerini göre göre tuvaletini yapıyorsun. Sonra da üstünü hasır kapak gibi bir şey ile kapatıyorsun. İçme suyu olarak yağmur suyunu kullanıyorlar ve arıtmaya gerek duymuyorlar. Bulaşık sistemi Pun Pun ile aynı, leğenlerde yıkanıyor. Mutfakta herkes çalışıyor, yemekler dönüşümlü katılımcılarla beraber pişiriliyor. Panya'da inanılmaz güzel oyuncu, pufuduk bir kedi var,çok güzel pufuduk tavşanlar ve köpekler de var. Sebze bahçeleri ve key hole (anahtar deliği şeklinde) tasarımları oldukça iddalı ve güzel.



Eşyükselti eğrileri üzerindeki sebze bahçelerinde, yer yer ağaçların dışında çoğunlukla tek yıllık sebzeler var ve hemen mutfağın yanında; özellikle günlük ihtiyaçları epeyce karşılıyor.  

Yükseltilmiş sebze bahçeleri ve mini gölet. 

Panya'da da cici cici hobit evleri gibi kerpiç evler var. Ama Pun Pun'daki kadar iddalı değiller. Pun Pun daha çok eko mimari ve tohum saklama konularında eğitim veriyor. Panya ise permakültür kelimesini sık sık kullanıyor ve eğitimleri, bahçe tasarımları ve ileri seviye permakültür uygulamaları kursları düzenleniyor. (Nisan ayında bir PIP - Permaculture in Practice kursu düzenlenecek, iki hafta) Pun Pun daha düzenli, aile yeri gibi. Panya'da ise daha çok birlikte yaşanıyor ve tüm sorumluluklar, iş gücü gönüllüler ile beraber yürütülüyor. İkisinin birbirine bu kadar yakın olması, bir çok anlamda çok iyi.




Fırın!

  Panya'da çok büyük bir tavuk ve ördek kümesi var. Biyodinamik tarım uygulanan ayrı bir bahçe oluşturmuşlar (Bir hafta sonu Panya'da tek başına kalan biri tek başına yapmış). Fidanlığı, burada yaygın olarak kullanılan hasırımsı ama daha delikli plastik bir örgüyle* kapatmışlar ve tavana sıraladıkları damla sulama fıskiyeleriyle sulama yapıyorlar. Kısacası kim ne denemek istiyorsa, rahatça deneyebiliyor Panya'da. Her fikre açıklar. Bambu köprüden, 'Zone 5'e giderken, bir sürü yağmur hendeği görmek mümkün. Arazinin yukarısında büyükçe bir baraj var, ama ne yaparlarsa yapsınlar içi bir türlü su tutmamış. İçinde mandaları bile tepindirmişler. Yazık, anlaşılan yıllardır böyle, büyük bir kayıp asılnda.
* Wılderness Farm'daki tavuk kümesi.

 Her şeyin için de bitki yetiştirmek mümkün. :) Çocuklarla yaptıkları bir atölyeden.


 Bambu köprü, tavuklara ve gölete giderken

Emre, yağmur göleti niye çalışmıyor? diye düşünürken..

Sadece günü birlik gidebildik Panya'ya bu sefer, vize işlerimiz için Bangkok'a dönmemiz gerekiyordu Pun Pun sonrası. Tekrar kuzeylere çıktığımızda Panya'da bir süre kalmayı planlıyoruz.. Öğrenecek o kadar çok şey var ki..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder